5 Haziran 2011 Pazar

ÖZELLEŞTİRMELER


         Geçenlerde yazdığım özelleştirmelerle ilgili yazının üzerine dikkatimi çeken bir videoyu paylaşmak istiyorum. Bu videoyu da facebookta buldum. Videoyu izlerken CHP Milletveikili Sn. Muharrem İnce'nin konuşmasında özelleştirmelerden bahsetmesi üzerine videoyu sizlere sunmak istedim. Ben o kadar fazla özelleştirme yapılıp yapılmadığından emin olmadığımı belirtmiştim. Ancak Muharrem İnce Başbakanlık Özelleştirme İdaresi Başkanlığı'ndan tek tek çıkarttığını belirttiği için emin olabiliyoruz.

3 Haziran 2011 Cuma

ÖZELLEŞTİRMELER!!

Bugün facebookta bir yazı okudum. Yapılan özelleştirmelerle ilgili bir yazı bu. Ne kadar doğru ne kadar yanlış bilmiyorum ama eğer doğruysa ülke elden gitmiş haberimiz yok. Yazıdaki birkaç özelleştirmeden haberim vardı ama bu kadar fazla olduğunu bilmiyordum. Ayrıca yazıdaki özelleştirmelerin haricinde benim bildiğim 6-7 tane daha  var. Okuyunca bu kadar fazla olmasına çok şaşırdım ve o yazıyı burada paylaşmak istedim. Okuduğum bir başka yazıya göre ise toplam 39 milyar 600 milyon 586 bin dolarlık özelleştirme yapılmış.Yazması bile zor geliyor insana.
İşte o facebookta gördüğüm yazı.

Başbakan medya aracılığıyla açıklama yapmış;

"Krizden kurtulmak için yerli malı kullanın!"
* * *
Ben de dedim ki amenna, başbakanımız doğru söylemiş...

Başbakanı cepten arayıp tebrik edeyim dedim...
Meğerse Turkcell'in bir kısmına el koyup, Finliler'e Ruslar'a satmışlar...

Telsim'den arayayım dedim...
El koyup İngilizler'e satmışlar...

AVEA'dan arayayım dedim...
Lübnanlı'ya satmışlar...

Ev telefonundan arayayım dedim...
Araplar'a satmışlar...

E bari internetten e-posta yollayayım, maksat yerli malı kullanmak
olsun... O da Araplar'a gitmiş...

Ne diyelim...

Arab...
Sen bizi kurtar Ya Rab...
* * *
Bari dedim bineyim otomobile, başbakanın yanına gidip öyle tebrik edeyim...

Uzun yola çıkma dan önce araç muayenesi yaptırayım dedim... Araç muayene
işlerini Alman'a vermişler...

Sigortasını yaptırayım dedim...
Başak Sigorta'yı Fransa'ya vermişler...

Benzin alayım desem...
Zaten direk Irak'a dolaylı olarak ABD'ye gidecek param...

Ondan da vazgeçtim...
* * *
Madem dedim, başbakanı yerli malı kullanma sevdasından dolayı tebrik
edemedik.. E bari gidip bir bankadan kredi çekeyim de yüzde yüz Türk
sermayeli bir iş kurayım...

Maksat, başbakanın gözüne girmek...

TEB'e gittim, Fransızlar kapmış...
Deniz Bank'a gittim Danimarkalılar almış...
Oyak Bank'a gittim, Hollandalı oturuyor patron koltuğunda...
Finans Bank'ı da vermişiz Yunan'a...

Hani, Türk Bankası olduğu için Ziraat Bankası'nın Atina'da şube açmasına
izin vermeyen Yunanistan.. .

Ama Allah'ı var sayın başbakanımızın, Garanti Bankası'nın hepsini değil
sadece yarısını vermişiz Amerikalılar' a...
Valla tebrikler...
* * *
Dedim ki kendi kendime, bu da olmadı, en iyisi mi açayım bir radyoyu da
kafamı dinleyeyim.. .

Açtım... Süper FM...
Kanadalı'ya satmışlar...
* * *
Valla nasıl olur bu iş dedim kendi kendime...

Ne var ne yok elin ecnebisi kapmış...

Cep delik tava delik... Nokta nokta nokta üstelik...
* * *
Hemen bir 70'lik rakı açtım büyüğünden... Hani Türk içkisi ya. O bakımdan.
Efkar dağıtmak için...

Onu da Amerikalılar' a satmışlar meğerse...
* * *
Bir tek kömür madenlerini satmamışlar...
Seçim zamanlarında işe yarıyor çünkü...

Demokraside devrim yaptık ya hani...

Kömür demokrasi düzenine geçirdik ülkemizi...

O bakımdan...
* * *
Hadi bakalım...

Durmak yok yola devam

2 Haziran 2011 Perşembe

Son 10 gün

Günler geçiyor. Mitingler, açık oturumlar, siyaset içerikli bir sürü program ve haberler... Son 1 aydır içimiz dışımız siyaset oldu. Sürekli gündemde siyaset var. Genel başkanlar çıkıyor, vaadlerini halka sunuyor ve yapılanlar, yapılacaklar bir bir anlatılıyor. Anlatılıyor da bu anlatılanların hepsi yapılacak mı gerçekten? Tabii ki hayır bunların çoğu yalan. Siyasetin temel kuralı değil mi zaten yalan söylemek, halkı kandırmak. Bu böyle gelmiş ve böyle de gidecektir. Ama biz sorgulayarak, iyice gözlemleyerek kimin daha samimi, kimin daha net olduğunu anlayabiliriz diye düşünüyorum. Her ne kadar hepsi aynı olsa da inceleyip kendimize yakın olanı bulabilirz. Bir de böyle düşünenler var. Geçenlerde arkadaşlarımdan birisine, "Seçmen kağıdın gelmiş mi, nerede oy kullanacaksın?" diyorum. "Bilmiyorum ki! zaten kullanmayı düşünmüyorum. Kime vereceğim ki, hepsi aynı değil mi?." diyor. Bence yanlış düşünüyor. Ülkede olup bitenleri gözle biraz. Kim senin düşüncelerine uygun kim senin haklarını savunuyorsa ona ver. Neden oy verme gibi bir temel vatandaşlık hakkını kullanmayasın ki? Benim buradan tavsiyem, herkes sandık başına gitsin ve oyunu kullansın. Ama lütfen biraz sorgulayarak bakın işe. Bugüne kadar sorgulamamışsanız da şu son 10 gün içerisinde sorgulayarak kullanın oyunuzu. Siz de babanızın oy verdiği partiye oy verenlerden olmayın, özgürce kendi düşüncenize uygun olan partiye verin.